Diğer Haberler Son Dakika 

TEFEKKÜR ETMEK

Arapça bir sözcük olan tefekkür, “fikir” kökünden türetilmiştir. Anlam itibariye fikir etmek yani düşünmek demektir. Ancak bu sözcüğün anlamının içerdiği “düşünme” eylemi, sıradan bir düşünme değildir. Tefekkür, Allah’ın yaratış şeklini, kâinatı, kendini düşünerek bunlardan ders çıkarmak demektir. Kuran-ı Kerim’in pek çok ayetinde; “Aklınızı kullanmıyor musunuz?” (Bakara 44), “Düşünmüyor musunuz?” (Hûd 30), “Düşünüp ders almaz mısınız?” (Secde 4) gibi ifadelerle akıl sahipleri uyarılmıştır.

Göz, görebilmek için ışığa muhtaçsa; kalp de, Kuran ve Sünnetin nuruyla aydınlanmaya muhtaçtır. İnsan aklı, Kuran ve Sünnet ışığında hakka ve hayra ulaştıracak şekilde programlanmıştır. Bu sebeple Kuran ve Sünnetin açtığı tefekkür ufku olmasaydı, sırf aklımızla birçok hakikati hem kavrayamaz, hem de ifade edemezdik.

İnsan, bu dünyaya boş bir kaset gibi gelir. Bu kaset, Kuran ile doldurulduğu ölçüde, insan kemâle erer. Kuran Kerim, muhtelif ifadelerle tam 137 yerde mümini ilâhî hikmet ve hakikatler üzerinde tefekkür seferberliğine dâvet etmektedir.

İnsan, her fırsatta Allahü Teâlâ’nın yarattıklarını tefekkür etmelidir. Mesela eline bakmalı. Parmakları olmasaydı veya hiç kıvrılmasaydı bir şeyi tutup alması ne kadar da zor olurdu. Tırnağımızın büyüdüğü gibi, dişlerimiz de büyüseydi nasıl olurdu? Yahut dişlerimiz kemiklere bitişik olsaydı, çürüyünce nasıl çekilecekti? Saç uzadığı halde, kaşın ve kirpiğin uzamadığını düşünmeli… Bitkilerin, meyvelerin yaratılışını, yıldızların, gezegenlerin bir ahenk içinde oluşunu düşünmeli… Bunları ne kadar mükemmel yarattığı için Allahü Teâlâ’ya hamd etmelidir! Böylece insanın imanı da kuvvetlenir.

Tefekkür, dinimizde önemli bir ibadettir. Günahlarını, yaratılanları, özellikle de kendi yaratılışını düşünerek, bunlardan ibret almaktır. Kuran-ı Kerim’de iyiler övülürken şöyle buyrulur: “Onlar ayakta dururken, otururken, yatarken hep Allah’ı anarlar; göklerin ve yerin yaratılışını düşünürler (ve şöyle derler): “Rabbimiz! Sen bunu boş yere yaratmadın, seni tenzih ve takdis ederiz. Bizi cehennem azabından koru!” (Âli İmran 191).

Tefekkür, insanı diğer canlılardan ayıran en önemli özelliktir. İnsan, bu sayede Rabbini tanımış ve âlemdeki eşyayı kendi faydasına kullanmayı başarmıştır. “Tefekkür gibi ibadet yoktur”, “Bir saat tefekkür, bir gece ibadet etmekte daha hayırlıdır” gibi hatırlatmalarla bu konuya dikkat çeken Allah Rasûlü; “Hesaba çekilmeden evvel kendinizi hesaba çekin! Şüphesiz dünyada iken nefsini hesaba çeken kimse için kıyamet günündeki hesap hafif olacaktır” (Tirmizi) buyurmaktadır.

Dinin gerçek manada yaşanabilmesi için, itikadın tam olması gerektiği gibi, ibadetler de gereklidir. Ancak, ibadetleri makbul kılan, onun gönle nüfuz eden bir tefekkür ikliminde yerine getirilmesidir. Bu sâyede kul, Rabbine yakın hâle gelir. İlim ehli olan Hz. Ali; “İlimsiz ibadette, tefekkürsüz Kuran okumada fayda ve feyz azalır” buyurmuştur.

İmam-ı Azam, bir gün yatsı namazından sonra bir ayet okur ve tefekküre dalar. O hali sabaha kadar devam eder. Sabahleyin müezzin camiye gelince, imamı görüp yanına gider ve “Üstat, bugün erken gelmişsiniz” der. İmam ona bakar, etrafa baka ve “Herkes gitti mi?” diye sorar. Müezzin “Hocam, ben sabah namazı için geldim” dediğinde; imam, şaşkınlık içinde “Sabah mı oldu?” der.

İnsanı düşünmeye sevk ve teşvik eden ayetlere topluca bakıldığında, düşünmenin önemli bir kulluk görevi ve ibadet olduğu açıkça görülecektir. Allah’ın büyüklüğü, kâinatın ve insanın yaratılışı, dünya hayatının geçiciliği, kıyamet ve ahiret halleri, Kuran’ın emir ve yasakları gibi konular düşünülebilir. Dünya hayatının, ahirete uzanan bir yol, bizim de, bu dünyada yolcu olduğumuz hatırlanarak; ömrümüzü, Rabbimizin rızasına uygun olarak nasıl geçirebileceğimiz tefekkür edilmelidir.

(Yararlanılan Kaynaklar: Osman Nuri Topbaş-Tefekkür, Dinimiz İslâm-Tefekkür Ne Demek? TDV İslam Ansiklopedisi-Düşünmek)

NOT: 17 Nisan 2023 Pazartesi gününü Salı gününe bağlayan gece, mübarek Kadir Gecesi’dir. Yeryüzünün Kuran ile şereflendirildiği ve her yıl meleklerin bir yıllık planlamayı yaptığı bu gecenin hakkımızda hayırlara vesile olmasını can-ı gönülden diliyorum. Bu gece ile ilgili daha geniş bilgi için; 26.04.2022 tarihinde bu sitede yayınlanan “Kadir Gecesi” “Kadrini Kuran’dan Alan Gece” başlıklı yazımız okunabilir.

       Hazırlayan: Bahtiyar Budak–Emekli Edebiyat Öğretmeni

En son Haberler