Diğer Haberler Makaleler 

NAMAZLA İLGİLİ FETVALAR

Soru 1- Namazda kaç rekât kıldığı konusunda tereddüt eden kimse ne yapmalıdır? Yapılan ibadet ve amellerin her türlü şüpheden uzak olması gerekir. Kıldığı namazın kaç rekât olduğunda ilk defa şüphe eden kimsenin bu namazı yeniden kılması gerekir. Namazda zaman zaman şüpheye düşüp kaç rekât kıldığı hususunda kesin bir kanaate varamayan kimse, kıldığına emin olduğu en az rekât sayısını esas alarak namazına devam eder. Namaz sonunda sehiv secdesi yapar. Hz. Peygamber (s.a.s.), “Sizden biri namazında şüphe eder de üç mü dört mü kıldığını bilemezse, şüpheyi bıraksın ve en az rekâtı esas alarak
namazına devam etsin.” (Nesâi, İbn Mâce)

Soru 2- Birinci oturuşu, son oturuş sanarak selam veren kimse ne yapar? Dört rekâtlı namaz kılmakta iken, son oturuşta olduğunu zannederek dalgınlık sonucu ilk oturuşta selam veren kişi, eğer bu selamdan sonra konuşmak, yönünü kıbleden çevirmek gibi namaza aykırı bir davranışta bulunmamışsa kaldığı yerden namaza devam eder ve dördüncü rekâtın sonunda sehiv secdesi yapar. Aksi takdirde bu namazı yeniden kılar. İlk oturuşta selam verme hatası yanılmaya değil de, bilgi eksikliğine dayanıyorsa namaz iade edilir. Mesela seferî olmadığı hâlde seferî olduğu düşüncesi ile normalde dört rekât olarak kılması gereken bir namazı iki rekât olarak kılarsa, bu namazın dört rekât olarak yeniden kılınması gerekir.

Soru 3- Namazda son oturuşu yapmadan ayağa kalkan kişi ne yapmalıdır? Namaz kılmakta olan birisi, son oturuşu yapmadan unutkanlıkla ayağa kalkarsa, secdeye varmadıkça geri oturup tahiyyat duasını okuduktan sonra sehiv secdesi yaparak namazı tamamlar. Eğer, kalktığı rekâtın secdesini yapmışsa; bu namazın farz namaz olarak tamamlanması mümkün olmaz. Kılmakta olduğu namaz, iki veya dört rekâtlı bir namaz ise bu durumda, bir rekât daha kılarak namazını tamamlar. Bu namaz nafileye dönüşmüş olur. Ardından bu farzı yeniden kılması gerekir.

Soru 4- Sehiv secdesini yapmayı unutan kişinin ne yapması gerekir? Yapılması gereken sehiv secdesini yanılarak veya unutarak terk eden bir kimse, eğer selam verdikten sonra gülmek, konuşmak, yönünü kıbleden çevirmek gibi namaza aykırı bir işte bulunursa veya sehiv secdesi yapmaya vakit kalmaz ise, bu kimseden sehiv secdesi düşer. Namazı iade etmesi de gerekmez. Ancak namaza aykırı bir davranışta bulunmadan secdeyi hatırlarsa hemen secde eder.

Soru 5- Kıbleye yönelmeden kılınan namaz geçerli olur mu? Bilerek kıble yönünden başka yöne doğru kılınan namaz geçersiz olur. Kıble yönünü bilmeyen kimse araştırma yapar, edindiği bilgi veya kanaate göre namazını kılar. Eğer namazı tamamladıktan sonra hata ettiğini anlarsa da, namazı sahih olur; yeniden kılması gerekmez. Araştırma yaptığı hâlde hatalı tarafa döndüğünü namaz esnasında anlarsa, namaz içinde doğru olan tarafa döner ve namazına devam eder. Herhangi bir araştırma yapmadan veya kimseye sormadan rastgele bir yöne dönüp namaz kılan kimse ise, eğer döndüğü o yön, kıble istikameti değilse, namazını iade eder.

Soru 6- Üzerinde resim olan elbiseyle namaz kılınabilir mi? Üzerinde canlı varlıkların resimlerinin bulunduğu elbise ile namaz kılmak mekruhtur. Mümkünse bu elbiseler çıkarıldıktan sonra namaz kılınmalıdır. Böyle bir elbise ile namaz kılınması mekruh ise de, bu şekilde kılınan namaz geçerlidir. Ancak, bakanın kolayca fark edemeyeceği şekilde küçük resimler bu kapsamda değildir.

Soru 7- Secde edilen yer ayakları koyduğumuz yerden en fazla kaç cm yüksekte olabilir? En fazla 23 cm. yükseklikte olabilir.

Soru 8- Son rekâtı kıldığını zannederek oturan kimse namazını nasıl tamamlar? Farz veya nafile namaz kılarken, son rekâttan önceki herhangi bir rekâtın sonunda, bu rekâtları son rekât zannederek oturup teşehhütte bulunduktan sonra selam veren bir kimse; şayet göğsünü kıbleden çevirmek, konuşmak ve gülmek gibi namaza aykırı bir davranışta bulunmamışsa, hemen ayağa kalkarak kalan rekâtları tamamlar. Namazın sonunda sehiv secdesi yapar; böylece namazı tamamlanmış olur. Fakat namazda eksik
bıraktığı rekâtları tamamlamadan selam verip namazı bozan bir davranışta bulunmuşsa,namazı başından alarak tekrar kılması gerekir.

Soru 9- Secdede ayakların yerden kesilmesi namaza zarar verir mi?
Cevap: Secde ederken, rüknü yerine getirecek (Sübhânellâhi’l-azîm diyecek) kadar bir süre ayak parmaklarından birinin yere dokunması yeterlidir. Ayakların en az birisi bu kadar süre ile yere dokunmazsa namaz sahih olmaz.

Soru 10- Vakit namazlarıyla birlikte kılınan sünnetleri terk etmenin sakıncası var mıdır? Farz namazların öncesinde ve sonrasında kılınan düzenli sünnetler, müekked ve gayri müekked sünnetler olmak üzere iki kısımdır. Müekked sünnet, Hz. Peygamberin (s.a.s.)sürekli kıldığı fakat bağlayıcı olmadığını göstermek amacıyla bazen terk ettiği; gayri müekked sünnet ise bazen kıldığı, bazen de terk ettiği sünnet demektir. Müekked sünnetleri mazeret olmadan terk etmek doğru değildir. Mazeretsiz terk edilmeleri, yanlış ve kusurlu bir davranış olur; ancak azap gerektirmez. Gayri müekked sünnetler ise, mazeret olmadan da bazen terk edilebilirler. (İkindi ve yatsı namazının dört rekâtlı sünneti, gayri müekked sünnetlerdendir.)

Soru 11- Kaza namazlarında ezan ve kamet gerekir mi? Ezan ve kamet vaktin değil, namazın sünneti olduğu için kaza namazı kılarken de ezan ve kamet sünnettir. Ezan ve kamet terk edilerek kılınan namaz geçerli olmakla birlikte, uygun değildir. Aynı ortamda birden fazla kaza namazı kılınacaksa, her bir namaz için ayrı ezan okunup kamet getirilmesi daha faziletli olmakla birlikte, başta bir kere ezan okunup, her bir kaza namazı için ayrı kamet getirilmesi de yeterlidir.

Soru 12- Namaz ibadeti, Hz. Peygamberden (s.a.s.) önce de var mıydı? Birçok ayet-i kerimede, namaz ibadetinin sadece Hz. Muhammed ümmetine has olmayıp, önceki ümmetlerde de var olduğu bildirilmektedir. Yine aynı şekilde, önceki ümmetlerin namazlarında da kıyam, rükû ve secde gibi temel rükünlerin var olduğu bildirilmekle birlikte, namazın kılınışına dair detaylı açıklamalar mevcut değildir.

Soru 13- Kadınlar, başı açık namaz kılabilir mi? Namazda ve namaz dışında örtülmesi gereken avret mahallinin erkeklerde, diz kapağı ile göbek arası; kadınlarda ise, el, yüz ve ayaklar dışındaki bütün bedenidir. Namaz kılarken, bu uzuvların vücut hatlarını belli etmeyecek ve rengini göstermeyecek nitelikte örtülmesi gerektiğinden kadınların baş açık olarak namaz kılmaları caiz değildir.

Soru 14- Seferî iken kılınamayan namazların kazası nasıl yapılır? Namazlar, vaktinde kılındığında nasıl kılınması gerekiyor idiyse, aynı şekilde kaza edilirler. Buna göre yolculuk hâlinde kazaya kalan dört rekâtlı namazlar, ister yolculuk (sefer)hâlinde, ister yolculuk sona erdikten sonra kaza edilsin, ikişer rekât olarak kaza edilirler. Aynı şekilde yolculuk hâli dışında kazaya kalan bir namaz, yolculuk sırasında kaza edilmek istendiğinde dört rekât olarak kılınır. Şafilere göre ise seferde kılınmamış bir namaz ikamet halinde dört rekât olarak kaza edilir.

       (Yararlanılan Kaynak: DİB Din İşleri Yüksek Kurulu Fetvaları)

       Derleyen: Bahtiyar Budak-Emekli Edebiyat Öğretmeni

En son Haberler