Diğer Haberler Son Dakika 

KAZA NAMAZI VE KERAHET VAKİTLERİ BİLGİSİ

       Kazaya kalmış namazların ilk fırsatta kaza edilmesi esastır. Bununla birlikte Hanefî mezhebine göre, kaza namazı bulunan kimselerin farz namazların öncesinde ve sonrasında kılınan sünnetler ile teheccüd ve kuşluk namazı gibi nafileleri kılmaları da caizdir. Şâfi mezhebinde, kaza namazı borcu olan kimsenin, geçmiş namazlarının hepsini kaza etmeden nafile namaz kılması caiz değildir. Kaza namazı bulunan kimsenin uyku ve evin geçimi… yazının devamı...
Diğer Haberler Son Dakika 

VAKTİNDE KILINAMAYAN NAMAZLARIN KAZASI

       Kuran’da vaktinde kılınamayan namazların kaza edilmesi ile ilgili olarak açık bir ifade bulunmamakla birlikte, Hz. Peygamber (s.a.s.) vaktinde kılamadığı namazları kaza etmiş;  “Kim namazı unutursa veya uyuyup kalırsa, hatırlayınca onu kılsın. Onun kefareti ancak budur” (Buhari) buyurarak ashabına tavsiyede bulunmuştur.        Hendek savaşı sırasında harbin şiddetlenmesi nedeniyle kılamadığı ikindi namazını, akşam namazı vaktinde; Hayber Fethi’nden dönerken, konakladıklarında bir yerde… yazının devamı...
Diğer Haberler Son Dakika 

ORUÇ KORUR, NAMAZ YÜCELTİR

     Oruç, imsak vaktinden, güneşin batmasına kadar dinen belirlenmiş ibadeti yerine getirmek niyetiyle yemek, içmek ve cinsel ilişkiden uzak durmayı ifade eder. Orucun, Müslümanlara farz kılındığını bildiren ayette, önceki toplumlara da orucun farz kılındığına dikkat çekilmiştir.        Kuran-i Kerim’de, “Ey iman edenler! Sizden öncekilere farz kılındığı gibi oruç tutmak size de farz kılındı. Umulur ki böylece günah ve fenalıklardan korunursunuz”… yazının devamı...
Diğer Haberler Son Dakika 

DİNİMİZDE NAFİLE İBADETLER

       Dinimizde, fazladan yapılan ibadetlere “nafile” denir. Nafile ibadetler, farz ve vacip ibadetler dışında kişinin daha fazla sevap kazanmak için kendi isteğiyle yaptığı mali ve bedenî ibadetlerdir. Ayet ve hadislerde, farz ibadetleri hakkıyla yerine getirenlerin kurtuluşa ereceği müjdelenmekle birlikte; nafile ibadet yapanların, Allah’ın sevgili kulları olduğu belirtilmiştir.        Dört temel ibadet olan namaz, oruç, hac ve zekâttan her birinin nafile şekilleri… yazının devamı...
Diğer Haberler Son Dakika 

KURAN VE SÜNNETTE NAMAZ BEŞ VAKİTTİR

     Nisâ suresinin 103’üncü ayetinde, namazın müminler için vakitleri belli bir fariza olduğu belirtilmiş;  kılınacağı vakitlere de Kuran’ın kendine özgü üslûbu içinde açık biçimde veya işaret yoluyla değinilmiştir. Meselâ, Nur suresinin 58’inci ayetinde, sabah (salâtü’l-fecr) ve yatsı (salâtü’l-işâ) namazları ismen zikredilirken; başka ayetlerde diğer vakit namazlarına işaretlerde bulunulmuştur.        Tefsirlerde, Rum suresinin 17 ve 18. ayetlerinde “akşam vaktine eriştiğinizde” ifadesinin… yazının devamı...
Diğer Haberler Son Dakika 

ŞEFAAT NEDİR?

“Suçunun bağışlanması veya dileğinin yerine getirilmesi için birine aracılık etmek” manasına gelen şefaat; kıyamet gününde peygamberlerin ve kendilerine izin verilen salih kulların müminlerin bağışlanması için Allah katında niyazda bulunulmasıdır.        Hz. Peygamber, ölünün bağışlanması için Müslümanların dua etmesini, “dünyada ona şefaatçi olma” diye nitelemiştir (Müslim). Ahirette gerçekleşecek şefaatle ilgili olan hadislerin çoğu, Resul-i Ekrem’in şefaatine dairdir. Allah’ın, özellikle bir duasını… yazının devamı...
Diğer Haberler Son Dakika 

İSLAM’DA HELAL VE HARAM

       İslam, insanın dünya ve ahiret mutluluğunu sağlamayı hedeflemiş; bunun için bir takım kurallar, ölçüler ve sınırlar koymuştur. Dinimiz fert ve toplum için zararlı olan şeyleri yasaklamış; iyi, güzel ve faydalı olan şeyleri de serbest bırakmıştır. Yasaklanan şeyler “haram”, serbest bırakılanlar ise “helâl” olarak ifade edilmektedir.        Haram bir fiilden bahsedebilmek için mutlaka konuyla ilgili kesin bir delil bulunması gerekirken,… yazının devamı...
Diğer Haberler Son Dakika 

İSLAM VE KÖLELİK

Tarih boyunca insanlar,  çeşitli yollardan köleleştirilmişlerdir. Savaşta tutsak edilmek, bir suç nedeniyle cezalandırılmak, borcunu ödeyememek ya da köle ana babadan dünyaya gelmiş olmak gibi çeşitli nedenler; köle olmanın değişik biçimlerindendi. Eski medeniyetlerde de olağan kabul edilen kölelik, İslamiyet öncesi Arap toplumunda acımasızca uygulanmaktaydı. Bu nedenle İslâmiyet, onu tek taraflı ve kesin bir kararla kaldırma yönüne gitmemiş; zaman içinde ortadan kalkmasına… yazının devamı...
Diğer Haberler Son Dakika 

NAMAZLARDA GİZLİ VE AÇIKTAN OKUMAK

       İbadetlerin, farz oluş gerekçelerinin ve yapılış şekillerinin akılla bilinmesi mümkün değildir. İbadetler, Allah emrettiği ve Hz. Peygamber’in (s.a.s.) uyguladığı gibi yapılır. Namaz da böyledir. Hz. Peygamber, “Benim namazı nasıl kıldığımı gördüyseniz, siz de öyle kılınız” (Buhari) buyurmuştur. Bu sebeple gündüz kılınan farz namazlarda kıraatin gizli, gece kılınan farz namazlarda ise açıktan olması; Hz. Peygamber’in sünnetine ve dini ondan öğrenip… yazının devamı...
Diğer Haberler Son Dakika 

BİZİ ALDATAN BİZDEN DEĞİLDİR!

       Sözlükte “bir kimseyi yanıltmak, aldatmak, tehlikeye atmak” anlamındaki tağrîr; fıkıh terimi olarak, alım-satım ve sözleşmelerde taraflardan birinin ya da onunla irtibatlı üçüncü kişinin söz veya davranışı ile diğer tarafı kasten aldatmasını ifade eder.        Hile ve sahtekârlık yaparak insanları aldatmak, dünyevî ve uhrevî sorumluluk gerektiren bir davranış olduğu gibi, bu yolla elde edilen kazanç da haramdır. Satıcının, muhatabını aldatmak amacıyla sözleşmeye… yazının devamı...