Fiziksel Gelişimde Ergenlik Dönemine Dikkat…
Kız çocuklarının fiziksel gelişinde en büyük değişiklikler ergenlik dönemi olarak adlandırılan 12-18 yaş döneminde gerçekleşmektedir. Ergenin nasıl göründüğüne dair kişisel algısı‚ beden imgesi‚ bu dönemde çok önem kazanmıştır…
ız çocuklarının fiziksel gelişinde en büyük değişiklikler ergenlik dönemi olarak adlandırılan 12-18 yaş döneminde gerçekleşmektedir. Ergenin nasıl göründüğüne dair kişisel algısı‚ beden imgesi‚ bu dönemde çok önem kazanmıştır. Aileler bu dönemin gelişim özelliklerini etraflıca araştırmalı‚ çocuklarını bu döneme ruhsal ve fiziksel olarak hazırlamalıdırlar.
Kız ve erkek çocuklarının gelişiminde gözle görülen en büyük değişiklikler fiziksel yapıda meydana gelmektedir. Fiziksel gelişim‚ vücudun yapısal ve işlevsel özelliklerinde‚ en son aşama tamamlanıncaya kadar sürekli ilerleme kaydeden değişmeler olarak tanımlanmaktadır.
Kız çocuklarının yaşadıkları fiziksel gelişimleri şu şekilde sıralayabiliriz:
İlk çocukluk dönemi (2-6 yaş) fiziksel gelişim özellikleri ve aileye öneriler
Psikomotor (hareket kontrolü) gelişim bakımından bu çağda çocuklar sürekli hareket halindedirler. Koşmak‚ atlamak‚ tırmanmak‚ kaymak‚ sürünmek ihtiyacındadırlar. Büyük kaslarını kol ve bacaklarını etkili olarak kullanma yeteneğine sahiptirler ancak parmak ve elin ustaca kullanımı yani ince ya da küçük kas gelişimi yeterli olgunluğa ulaşmamıştır. Bu nedenle boyama‚ çizme‚ kalem kullanma‚ makasla kesme‚ ayakkabı bağlama ve diğer küçük kas becerilerinde acemilik gözlenir. Görme organı ve küçük kasların tam olarak olgunlaşmaması sonucu bu dönemdeki çocuklar el-göz koordinasyonu gerektiren etkinlikleri (örneğin‚ ipe boncuk dizme‚ küçük düğmeleri ilikleme gibi) yapmakta genellikle başarısızdırlar. Başarı gösterseler bile çok daha fazla zaman ve enerji harcamak zorunda kalırlar.
1- Gelişim özelliklerine uygun olmayan materyallerle örneğin‚ ince kalem ve küçük boncuklarla uğraşması istendiğinde çocuk sıkılacak ve başarısızlık duygusu yaşayacaktır. Aileler çocuklara ilk önce gelişim düzeylerine uygun araç gereçler temin etmelidirler. Çocuklara‚ çalışmalar eğlenceli ve oyunsu bir etkinlikten ziyade ödev-görev ya da çalışma edasıyla verilirse‚ sonuç yine çocukların çabuk sıkılmasına ve buna bağlı olarak başarısızlık duygusuna kapılmalarına neden olacaktır.
2- Çocukların küçük kas gelişimleri desteklenmelidir. Bunu aileler el-göz koordinasyonlarını sağlamaya yönelik ufak etkinlikler planlayarak yapabilirler.Örneğin‚ mutfakta anne çalışırken bu yaştaki kız çocuğuna ipe uygun plastik bir iğneyle biber dizdirebilir‚ dolma biberlerin kapaklarını çıkarttırabilir ya da yaprak sarmasını birlikte yapabilirler‚ bir tepsi içine kırmızı mercimek ve fasulyeler dizilerek ayrı kaplara gruplaması istenebilir.
3- Aileler kız çocuklarının büyük kas gelişimlerini nasıl destekleyecekleri konusunda da fikir yürütmelidirler. Bunun için‚ lastikler‚ büyük tahta bloklar‚ ip‚ denge tahtaları‚ tırmanma aletleri ve toplar kullanılarak bedensel etkinlikler gerçekleştirilebilir. Koşma‚ hoplama‚ tırmanma‚ topa vurma‚ ip atlama‚ yakalama‚ sıçrama‚ zıplama‚ dengeli yürüme gibi bedensel aktiviteler çocuklarda kas-zihin arasında koordinasyon kurulmasını etkilediği için hem zeka hem de hareket-beden gelişimi bakımından çok önemlidir.
4- Bu dönem çocukları bedensel yorgunluklarını fark edemeyecek kadar aktiftirler. Ancak çocuğa “Otur biraz” yorulduk demek yerine “Hadi bakalım‚ bu kadar koşmak yeter‚ biraz da birlikte resim yapmaya‚ ya da müzik dinlemeye ne dersin” gibi bir öneri ile çocuklara dinlenme alışkanlıkları kazandırılabilir.
Özellikle kız çocuklarına kendine vakit ayırmasını çocukluk yıllarından itibaren öğretmek‚ saçını süpürge eden –istenmeyen‚ kendini öteleyen‚ sadece başkaları için yaşayan- Türk kadını anne modelinin değişmesine ve daha mutlu kadın ve daha mutlu annelerin yetiştirilmesine hizmet edebilir. Söz ettiğimiz şey‚ bencillik ve tembelliği salık vermekten çok farklı bir şeydir. Çocuklara dinlenme‚ gevşeme ve rahatlama yollarının öğretilmesi‚ enerjilerini dengeli kullanmayı öğretecektir.
İkinci çocukluk dönemi (6-12 yaş) fiziksel gelişim özellikleri ve aileye öneriler
Bu dönemdeki çocukların yıllık ortalama boy artışı 5-6 cm civarında olup yaşadıkları fiziksel gelişimin hızı‚ fazla dikkat çekici değildir. Ağırlıktaki değişim de yavaştır. Kız çocukların dördüncü-beşinci sınıftayken dikkat çekici fiziksel gelişme yaşadıkları gözlemlenir. Yaklaşık on bir yaş civarında‚ kız çocukları yavaş yavaş çocuksu yüz ifadelerinden sıyrılmaya başlarlar. Kas gelişimine baktığımızda‚ birinci sınıfta uzun süre güzel yazı yazma gibi etkinliklerde zorlanırlar. Çünkü ince motor kasların gelişmişliği ve organlar arası eşgüdüm yeteneği henüz sınırlıdır. Ancak gittikçe bilek‚ el ve parmak ince kaslarının gelişimi tamamlanır. Bu gelişime bağlı olarak el becerileri gerektiren işlerde ustalık gösterirler. Büyük kas becerisi temelli‚ koşma‚ tırmanma‚ iki tekerlekli bisiklete binme‚ paten kayma gibi etkinliklerde birçok beceri kazanılmıştır.
1- Bu dönemde‚ çocukları diğer akranları ile kıyaslamaktan kesinlikle kaçınılmalıdır.
2- Kız çocukları bu dönemde bedensel bakımdan hızlı değişiklikler yaşadıkları için onların kendi bedenlerine ilişkin olumlu bir tutum geliştirmelerine yardımcı olmak gerekir.
3- Bu dönemde çocuk hâlâ oyun dönemindedir. En temel ihtiyacı oyun oynamaktır. Fakat aynı zamanda okul hayatıyla gelen ödev yapma sorumluluğu ile oyun zamanları arasında dengeli bir yaklaşım izlenmesi önemlidir. Çocuk oyun yoluyla fiziksel gelişimini tamamlayacaktır. Çocuktan sürekli ders çalışmasını‚ ödev yapmasını beklemek ve istekli olduğu oyun etkinliklerine boş bir uğraş olarak bakmak ve onların oyun oynama isteğini küçümsemek‚ onların içinde bulunduğu gelişim özelliklerini reddetmek anlamına gelir ki bu da çocukların içinde bulunduğu dönemin gelişim ödevlerinin tamamlanmasına engel olmak anlamına gelir.
4- Disiplin kurma çabasındaki katılıklara dikkat etmek gerekir. Kurallara uyulmadığı zaman verdiğiniz tepki çocuğun kendine olan saygısını ve güvenini zedelememelidir. “Dağınık‚ şımarık‚ saygısız” gibi sıfatları en öfkeli anınızda bile kullanmamaya özen gösteriniz. Çünkü bu sıfatları kullanmak aslında çocukları etiketlemektir ve bu durum çocukların kendilerini ve hayatı sevmelerine‚ içine yeni yeni karıştıkları dünyaya ilişkin güven duygularına zarar vermektedir.
5- Bu yaşlar çocukların girişimcilik‚ sorumluluk ve kendine güven gibi kişilik özelliklerinin temellerinin atıldığı dönemdir. Çocuklarınıza bağımsız‚ özerk davranışlar göstermesi için fırsatlar oluşturunuz. Bu tür davranışların gelişimi desteklenmezse dış dünyayla uyumlu ilişkiler kuramaz.
Ergenlik döneminde (12-18 yaş) fiziksel gelişim ve ailelere öneriler
Bu dönemde çocuklar birçok fiziksel‚ psikolojik ve davranışsal değişikliklere sebep hızlı ve önemli bir büyüme-gelişme içine girerler ve artık çocukluk döneminden çıkarak “ergen” tanımlamasını alırlar. Kızlar bu döneme‚ erkeklerden yaklaşık iki yıl öncelikli olarak girerler. Kız çocuklarda ergenliğin ilk belirtileri‚ vajinal beyaz akıntı‚ majör labia ve koltuk altında kıllanma‚ belin incelmesi‚ kalçalarının genişlemesi‚ ciltte sivilceler ve siyah noktaların oluşması‚ göğüslerin gelişmesi ve ilk âdettir. İlk âdete menarş adı verilir.
Kadınlık hormonlarının düzeyinin artması ile birlikte‚ göğüslerde görülen gelişme ilk belirtilerdendir. Yaklaşık 11 yaş civarında bu gelişme beklenir. Göğüslerin büyümeye başlamasıyla boy büyümesi de hızlanır‚ bu hızlı büyüme bir yıl kadar sürer. Göğüslerin büyümeye başlamasından 1-1‚5 yıl sonra‚ 12-13 yaşlarda menarş gerçekleşir.
Menarş‚ üreme sisteminin olgunlaştığı anlamına gelir‚ doğurganlık özelliğinin temel işaretidir. İlk Âdet kanamasının en erken başlama yaşı 9‚ en geç başlama yaşı ise 16‚ en olağanı sıklıkla 12-13 tür. Ergenlik tamama erdiğinde kızlarda yumurtlama tam ve kusursuz bir işlev kazanmış olur. Başlangıç döneminde regl düzensizliği olağandır. Düzen kazanması 1 yıl‚ hatta 2 yıl sürebilir.
Âdet görme sağlıklı bir kadında‚ 28 günlük bir periyot içinde gerçekleşir. Adet kanamasının süresi genellikle 4-5 gündür; 2-7 gün arası normal kabul edilir.
Bu konuda ailelere verilebilecek öneriler şunlardır:
1- Ergenin âdet görmesi düzenli değilse endişelenmemesi gerektiği‚ fizyolojik nedenleri açık dille ve güven verecek biçimde anlatılmalıdır. Ergenin kendine özgü döngüyü belirlemesi için kanama günlerini kaydetmesi istenir. Ayrıca muayyen günlerde karşılaşacağı fizyolojik ve psikolojik değişikliklere genç kızlar hazırlanmalıdır.
2- Kanama dönemindeki‚ kanın rengindeki değişiklikler hakkında ergen bilgilendirilmelidir. Başlangıçta akıntının rengi kahverengimsi olabilir‚ daha sonra kırmızıya‚ sonuna doğru da yeniden kahverengiye dönüşebilir.
3- Tuvalet temizliğinin‚ önden arkaya doğru yapılması alışkanlığına özellikle bu dönemde titizlikle dikkat edilmelidir.
4- Ergene arkadaşlarından daha erken yaşta âdet görmeye başlamışsa ya da henüz âdet görmemişse kaygılanmaması gerektiği söylenir. Çünkü menarşın aralığı 9 ila 16 yaş aralığında değişkenlik gösterir. Gelişimde bireysel farklılıkların olağan olduğu söylenerek‚ her bireyin vücudunun kendine uygun bir zamanda olgunlaştığı açıklanır.
5- Ergenler el ve ayaklarındaki hızlı büyüme nedeniyle‚ belli bir süre hareketlerini kontrol edemezler ve sakar-sarsık biçimde davranırlar. Aileler‚ ergenin bu gibi ufak kazalarına alaycı tavırla tepki vermemeleri gerektiğini bilmelidirler. Aynı zamanda yakın çevreyi de aynı hassasiyet konusunda uyarmalılar. Bu durumda gereken şey anlayış ve ergeni bilgilendirmektir.
6- Ergenin nasıl göründüğüne dair kişisel algısı‚ beden imgesi‚ bu dönemde çok önem kazanmıştır. Beğenmediği fiziksel özellikleri‚ ergen için sürekli bir kaygı‚ endişe sebebidir. Kendi bedenine ilişkin algısı‚ olumsuz ise ergen kendini kabullenemez‚ sevemez ve sebepsiz bir öfke yaşar‚ çevresiyle uyumlu hale gelemez. Bu konuda gereken destek verilmelidir.
7- Hormonların salgılanmasındaki düzensizlik‚ aşırı enerji ihtiyacı ve yanlış yeme alışkanlıkları sonucu oluşacak obezite sorununa hem sağlık hem de kişilik gelişimi bakımından önlem alınmalıdır. Bu konudaki tedbirsizlik‚ ergenin baş etmesi gereken çok sayıdaki sorununa bir yenisinin eklenmesine izin vermek anlamına gelecektir.
8- Erken olgunlaşmış kız ergenlerde‚ hazırlıksız yakalanma ve bir de ailenin ergeni bilgilendirmemesi söz konusu ise‚ bedeninden utanan kızlar‚ bedenini saklama ihtiyacı içinde sürekli eğik beden duruşu sergileyebilirler. Yakın çevre bu konuda uyanık davranmalıdır. Ayrıca henüz yetişkin sayamayacağımız ergenlerden yaşının üzerinde aklı başında davranışlar‚ iş ve sorumluluk beklemek anlamlı değildir.
9- Duygu durumlarındaki ani değişiklik‚ aşırılıklar‚ coşkulu tavırlar‚ dengesiz hissiyat ve davranışlar ergenliğin doğasındandır. Aile‚ çocuğuna empatik biçimde anlayışla yaklaşmalı ve ergenle ilişkisini kaliteli bir düzeyde yaşamak için sabır göstermelidir.
10- Ergene görüşlerini dile getirmek için destek olunmalıdır. Yapmaları beklenen davranışı belirtip cezayı vurgulamak işe yaramaz. Kuralın gerekliliği‚ uymazsa neleri tehlikelere atacağı‚ nasıl mutsuz olacağı üzerinde karşılıklı konuşulmalı ve yetişkinle tartışmalarına izin verilmelidir.
http://www.sitemedya.com/moral-dergisi.html