KTÜ’ de konuşan Çölaşan’dan şok tavsiyeler
DANIŞTAY eski Başkanı ve ADD Genel Başkanı Tansel Çölaşan, ADD Trabzon Şubesi’nin davetlisi olarak geldiği KTÜ’de öğrencilere konuştu. 12 Haziran seçimlerinin çok önemli olduğunu vurgulayan Çölaşan, “Türkiye başındaki bu beladan kurtulmalıdır” dedi.
Sessiz Duran Halka Öncülük Yapın
GENÇLERİN eylemlerini sürdürmesini ve sessiz duran halka da öncülük etmesini, onlara direnmesini öğretmelerini isteyen Çölaşan, “Henüz aile kurmadığı ve işten atılma korkusu olmadığı için öğrenci en özgür yapıdır. Gençler, öncülük yapmalıdır” şeklinde konuştu.
Eylemlere Kesinlikle Devam Edin
AK PARTİ’YE karşı öğrenci eylemlerini önemsediğini belirten ve en fazla öğrencilerin emek sarfetmesi gerektiğini savunan Çölaşan, “Sizi durdurmak istiyorlar. Üstünüze gaz sıkıyorlar ama bu gaz sıkmalara bakmayın. Kesinlikle eylemlere devam edin” şeklinde tavsiyelerde bulundu.
Dışınızda Kalanları Baskılayın
ÖĞRENCİLERİN çevre baskısı kurmalarını da isteyen Çölaşan, “Hep beraber olalım. Bizleri de, sizin dışınızda kalanları da baskılayın ve bizlerin de katılmamıza, tüm halka, sessiz duran halka da öncülük yapın. Onlara direnmeyi öğretin” dedi.
Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Genel Başkanı Tansel Çölaşan, üniversite öğrencilerine gösterilere devam etmeleri çağrısında bulundu. Çölaşan, gençlerden ‘sessiz duran halka da öncülük yapmalarını, onlara her şeyi istemeyi ve direnmeyi öğretmelerini’ istedi.
Çölaşan, ADD Trabzon Şubesi Gençlik Kolları tarafından Karadeniz Teknik Üniversitesi Osman Turan Kongre Merkezi’nde düzenlenen konferansta yaptığı konuşmada, Türkiye’nin ekonomik olarak dışa bağımlı hale getirildiğini, Cumhuriyetin kazanımı tüm yatırımların satıldığını savundu. Cumhuriyet’in kuruluş ilkelerinin çoğunun bugün fiilen yürürlükte olmadığını ileri süren Çölaşan, Türkiye’nin İran yapılmaya çalışıldığını iddia etti. Bu anlamda 12 Haziran seçimlerinin çok önemli olduğunu ifade eden Çölaşan, Türkiye’nin ‘başındaki bu beladan kurtulması’ gerektiğini söyledi.
Çölaşan, konuşmasının sonunda öğrenci eylemlerine ilişkin bir soru üzerine gençlerden gösterilere devam etmelerini istedi. Çölaşan, şöyle konuştu: “Öğrenciler şunu bilsin, öğrenci en aktif kesimdir. Ve de henüz aile kurmadığı için, henüz çoluğu çocuğu okulda olmadığı için, işinden atılma korkusu olmadığı için en özgür yapıdır. Dolayısıyla üniversiteler işin aslında nirengi noktasıdır. Ve ben gençlere güveniyorum. Gençler öncülük yapmalıdır. Çünkü onlar da harçtan başlayarak gelecekleri yok. Çıkacaklar ailesinin parası varsa mastır, olmadı tekrar doktora, oraya gidiyor buraya gidiyor ama işe giremiyor.”
İş için istihdam, fabrika ve başka şeylerin lazım olduğunu anlatan Çölaşan, “Onun için bu olaydan gelecekte en çok sıkıntı çekecek sizlersiniz. Bu işe de en fazla sizlerin emek sarf etmesi gerekiyor. Yapıyorsunuz, sizi durdurmak istiyorlar. Üstünüze gaz sıkıyorlar ama gaz sıkmalara bakmayın devam edin kesinlikle” ifadelerini kullandı.
Öğrencilerin Cumhuriyetin 12 Haziran seçimlerinde gerçek sahiplerine kalmasında çok önemli bir rol üstleneceklerini, üstlendiklerini dile getiren Çölaşan, sözlerine şöyle devam etti: “Lütfen bu görevin bilincinde olun. Hep beraber olalım. Bizleri de, sizin dışınızda kalanları da baskılayın ve bizlerin de katılmamızı, biz katılıyoruz örgüt olarak ama tüm halkı, sessiz duran halka da öncülük yapın. Onlara her şeyi istemeyi ve direnmeyi öğretin. Öncü olun arkadaşlar.”
Katılımcılardan seçimlerde oylarını bir partide toplamalarını isteyen Çölaşan, ulusal olduğunu söyleyen siyasi partileri de bir yerde toplanmaya çağırdı. “Seçimlerde oyunuzu partiye vermiyorsunuz” diyen Çölaşan, şöyle konuştu: “Demokrasiye mi veriyorsunuz, değil mi. Ha demokrasiyi geçebilmek için önünüzde mevcut ulusal, yani gündemi değişik, bu ülkenin rejimini bir din devletine kaydıracak, cemaatleştirecek ve bir diktatörlüğe götürecek rejimden yana değil demokrasiden yana olan partilere ama iktidara gelme şansı olan partilere verin. Oylarınızı asla bölmeyin. Bir yerde toplayın ve siyasi partileri de bu birliği yapmaya mutlaka çağırın. Bu gücü siyasi partiler duymak zorunda. Ulusal olduğunu söyleyen her siyasi parti duymak zorunda. Onlar beceremiyorsa siz becerin, oyunuzu bölmeyin ve iktidar sağlayın.”
‘Demokrat olan bu ulusalcı partilerin de gerçeği gördüklerini’ kaydeden Çölaşan, bu partilerin bir yerde toplanamamasının sebebini ise ‘partinin içerisinde bir bozuk kurttan kaynaklandığını’ söyledi. Çölaşan, şöyle konuştu: “Bir şeyleri böyle siyaset diye bıraka bıraka birilerini nereye götürdüğünü de gördüler. Biz halk olarak nasıl ders aldıksa o siyasi partiler de ders aldılar, ama siyasi partinin içerisinde bir bozuk kurt var. O kurt hala ‘o bana gelsin’ diyor. Öteki de ‘ben ona değil, ben de ayrı giderim’ diyor. O siyasi partilerin bölünmüşlüğüne de siz artık yeter deyin.”
Günebakış