Bu Sonuclar O’nun Eseri
Trabzonspor 2009 yılında inişli çıkışlı grafikler çiziyordu. Şenol Güneş’in göreve gelmesiyle birlikte her şey değişime uğradı. Neredeyse futboldan kopma, ya da Bordo-Mavili takımdan ayrılma noktasına gelen isimler bile işlerine dört elle sarılmaya başladı. Sonra Ankaragücü ve Denizlispor galibiyetleri geldi. Bu iki galibiyetin ardından ligde Fenerbahçe, kupada ise Galatasaray yenilgileri her şeyi tersine çevirmişti. Trabzonspor’un yine kötü günlere geri döndüğünü düşünüyordu. Ama ikinci yarı hazırlık programının ardından başlayan süreç yine Bordo-Mavililerin diriliş hikayesinin yeniden yazılmasına neden oldu. Önce kupada Denizli Belediyespor 6-0’la, Ankaragücü ise 2-0’la geçildi. Türkcell Süper Liginde Sivasspor 3-1 mağlup edildi. Orduspor kupada 2-1 yenilgiye uğratıldı ve Diyarbakırspor maçı da yine aynı sonuçla 2-1’le saf dışı bırakıldı. Takımın sistemi tıkır tıkır işlemeye başlarken, zirve için de sinyaller veriyor.
Güneş’in Sihirli Eli Değdi
Trabzonspor 2010 yılı içinde yaptığı 5 resmi maçı da kazanırken, rakip fileleri tam 15 kez havalandırdı, kalesinde sadece 3 gol gördü. Bu kadar gol atan Bordo-Mavililer, Şenol Güneş’in rakibe önde basma ve hızlı, etkin paslarla gol kovalama, rakip kale alanında çabuk çoğalma prensipleriyle müthiş pozisyonlar da üretti. Sivasspor karşılaşmasında atılan 23 şut ve bunların 14 tanesinin kaleyi bulması, Diyarbakır deplasmanında bu kez 20 şut ve 11 isabet kaydedilmesi Trabzonspor’daki büyük değişimin en önemli göstergeleriydi. Şenol Güneş’in yeni oyun planı Bordo-Mavili takımın sadece sonuç almasına değil, aynı zamanda rakip takımları sahada adeta ezmesine ve zevkle izlenen bir ekibin ortaya çıkmasına da neden oluyor. Trabzonspor’un yeni formasıyla birlikte tüm futbol severlere harika 90 dakikalar yaşatırken, rakiplere de korku verirken, “Bu fırtına dinmez” yorumlarını da beraberinde getiriyor.
Günebakış
